Üniversitelerde yeni yönetici tipi (Sabah Gazetesi-Sait Gürsoy)

2007-2008’de KKTC Lefke Avrupa Üniversitesi’nin o zamanki rektörü ve aynı zamanda özellikle İngiliz ve Amerikan üniversiteleriyle iyi ilişkiler içinde olan değerli dostum Prof. Dr. Ali Rıza Büyükuslu ile birlikte Türkiye-Kıbrıs arasında yükseköğretim köprüsü kurma ve “üniversiteler adası Kıbrıs” konsepti yaratma projesi kapsamında birlikte çalışıyorduk. Bir yandan,Anadolu’yu geziyor ve KKTC’ye öğrenci getirmeye uğraşıyorduk. Diğer yandan da Türk kamuoyuna, üniversitelerin küreselleşmesi gerektiğini, öğrencilerin küresel işgücü piyasalarında da istihdamını sağlayacak formatta donatılması gerektiğini anlatıyorduk.
Tüm bunları gerçekleştirmek için de girişimci üniversite ve CEO rektör modeline geçilmesi gerektiğini söylüyorduk. Türkiye ilk kez bunları bizden duyuyordu. Bu çabalarımız o dönemde anavatan ve yavru vatanda meyvelerini vermiş, Türkiye’den Kıbrıs’a giden öğrenci sayısında patlama yaşanmıştı. Türkiye şimdi ağızlarda sakız olan ‘Dünya Üniversitesi’ kavramıyla yine o dönemlerde yaptığımız TV programlarıyla tanışmıştı.

CEO rektör
Şimdi
memnuniyetle duyuyoruz ki eski YÖK Başkanımız döneminde birçok konuda başlayan değişim, yeni YÖK Başkanımızla birlikte devam edecek ve nihayet ‘Rektörlük müessesesi’ de CEO rektör modeli dahil tartışmaya açılacak. Rektörlerin tıpkı bir şirket CEO’su gibi çalışacağı bu modelde rektörün akademisyen ya da profesör olmasına gerek duyulmuyor. Rektörün akademik ve idari işlerden çok, üniversitenin vizyonu, kurumsal temsili, üniversiteye kaynak sağlanması, üniversite-sanayi işbirliğine, proje bazlı küresel ilişkilere odaklanması ve özetle üniversitesine para kazandırması veya gelir getirici faaliyetleri tasarlaması öngörülüyor. Bunları somutlaştıracak en iyi örnek geçtiğimiz yıllarda Harvard Üniversitesi’nde yaşandı. Bundan birkaç yıl önce üniversitesine yeterince kaynak sağlayamadığı gerekçesi ile rektör işten çıkartıldı. Kısacası, bu modele geçilmesi halinde ülkemizde, devlet üniversitelerinde kamu lüksüne alışmış ve hatta vakıf üniversitelerinde “parayı mütevelli bulsun” yaklaşımındaki gelenekçi rektör tipi sarsılacak. Tüm dünyada finansal olarak ayakta kalma mücadelesi veren üniversitelerin daha fazla proje bazlı çalışan girişimci üniversite modeline döndüğü bu dönemde üniversitelerdeki değişimi, yükseköğretimdeki ticaretleşmeyi yani akademik kapitalizmi ve yükseköğretimdeki küreselleşmeyi yönetecek CEO rektörlere ihtiyaç duyulacak.

Bu yazı Uncategorized kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir